Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Fatsa İlçe Başkanlığı tarafından parti binasında Kurban Bayramı sebebiyle bayramlaşma töreni düzenlendi. Bayramlaşmaya CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, CHP Ordu İl Başkanı Yusuf Furtun, CHP İlçe Başkanı Murat İnanlı, CHP Belediye Meclis Üyeleri ve çok sayıda partili katıldı.
Bayramlaşmada ülke gündemi ve Fatsa gündemiyle alakalı birçok konuda açıklamalar yapıldı.
CHP Ordu İl Başkanı Yusuf Furtun ”Birliğin birlikteliğin ve paylaşmanın bir olmasını diliyor. Kurban Bayramınızı kutluyorum.” dedi.
“Gerekli Girişim ve Söylemlere Başlayacağız”
Konuşmasının başında herkesin Kurban Bayramını kutlayan CHP Fatsa İlçe Başkanı Murat İnanlı, 31 Mart yerel seçimi sonrasında Fatsa Belediyesine hizmetler konusunda bir zaman tanındığını ve bu zamanının bitmek üzere olduğunu vurguladı. Murat İnanlı, “Herkes belediye ile ilgili kamu vicdanının ne olduğunu biliyor. Ancak ben daha öncesinde sosyal medyadan duyurduğum gibi partimiz 1 ay sonra belediyeyi ziyaret ettiğinde kendileri bizden zaman istedi. Bu zamanda 6 aylık bir zamandı ve 5 ayı geçti. Ama herhangi bir gelişme, çalışma ve bu anlamda herhangi bir kamu vicdanının istediği anlamda iyi niyet henüz göremedik. Ve bilinsin isterim ki Eylül ayından itibaren belediye ile ilgili çalışmalarımıza başlayacağız. Bu anlamda da 7 tane belediye meclis üyelerimiz ile sürekli istişare içerisindeyiz. Dediğimiz gibi biz süremizi verdik ve bu süre dolmak üzere; gerekli girişim ve söylemlere başlayacağız.” dedi.
“Fatsa Topyekun Maden Konusunda Harekete Geçecektir”
Ülke gündeminde dahi konu olan ve ulusal basında çok fazla yer verilen Fatsa’da kurulan altın madeni konusunda topyekun hareket oluşturulacağını söyleyen Murat İnanlı, “Maden meselesi Fatsa’nın kanayan yaralarından bir tanesidir. 4-5 senedir çeşitli kuruluşlarla, çevre örgütleri ile birlikte bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. O alana gittik ancak bir sonuç alamadık. Bu anlamda da maden ile ilgilenen mühendis arkadaşlarımız var; çeşitli raporlar ve bilgilendirmeler hazırlıyorlar. Bu raporlar elimize geçmek üzere. Bu raporları da Cumhuriyet Halk Partisi olarak Fatsa Kaymakamlığından başlayarak Fatsa Belediyesi, sivil toplum kuruluşları, dernekler, sendikalar vs. hepsini topyekûn harekete geçirerek maden ile ilgili bilinci arttırmak niyetindeyiz. Bunu ancak bu şekilde başarabiliriz diye düşünüyoruz. Bu sadece Cumhuriyet Halk Partisinin gücüyle olmayacaktır; Fatsa topyekun maden ile alakalı harekete geçecektir. Çünkü geleceğiz çocuklarımız zehirlenmekte maalesef ve herkesin de bunu bilmeye hakkı var.” diye konuştu.
“Önümüzde ki Dönemde Başarı Sağlayacağız”
CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, yerel seçimler sonrasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını CHP’li bir adayın kazanmasını büyük bir başarı olarak nitelendirdi. Bu seçimde kendimizi anlatamadık diyen Mustafa Adıgüzel, “İstanbul’dan gelecek rüzgarla önümüzde ki önem başarı sağlayacağız. Bu rüzgara hazır olmak için parti olarak birbirimizle dayanışma ve birlik içerisinde mücadele anlayışı sergilemeliyiz” dedi.
“Fındık Fiyatı Konusunda Çok Büyük Emeğimiz Var”
Fındık konusunda üreticiye destek olduklarını ve Ordu Milletvekili olarak fındık konusu canlı tuttuklarını belirten Mustafa Adıgüzel, “Sadece seçim sürecinde değil, üstümüze düşen Milletvekili görevi ile hem Millet Meclisinde hem de Genel merkezimizde hem de bireysel olarak bir mücadelenin içerisine girdik. Hem Türkiye ölçeğinde sorunların hem de yerelde fındık sezonuydu. Bununla ilgili olarak hem bireysel hem de takım olarak belli söylemler ile hem Millet Meclisinde hem de kamuoyunda bu konuyu canlı tuttuk. Fındık sezonu öncesinde fındık fiyatının verilmesi ve 20 TL’lik bir çıta koymuş ve bu konuyu canlı tutmuştuk. Bu konulardan bir tanesini sağlamayı başardık; diğerinde de en azından 20 TL’ye yakın bir rakam en azından bizim canlı tutmamız sayesinde verilmiş oldu. Bu konuda çok büyük bir emeğimiz var.” dedi.
“Maden Alanlarında Tahrip Olan Suyu TBMM’de İkram Ettik”
Altın madenleri konusunda hem Fatsa hem de Kaz Dağlarının gündemde olduğu bu zamanlarda halkın bilinci arttırmak gerektiğini ve sadece parti olarak değil herkesin dahil olması gerektiğini dile getiren CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, “Doğa tahribatı son zamanlarda hem ülke olarak hem de Fatsa olarak çok gündemde. Başkanımızla beraber alana gittik ve orada bozulan suları da Meclise götürerek milletvekillerine de takdim ettik ve “buyurun siz içebilirseniz, köylü de buna müsaade edecek” diye belirttik. Tabi bu konuyu ülke gündemine getirdik. Kaz dağlarını ziyaretimizde bana çok fazla ‘Gelin Fatsa’ya da sahip çıkın serzenişleri oldu’ ama biz 2015 yılında Fatsa’ya geldiğimizde kafamıza taş yedik, gaz yedik. Ama şunu anlamamız gerekiyor. Yerel halkı olaya dahil etmeden bir şey başaramazsınız. Bu durum CHP’nin aktivitesi gibi oluyor. Biz parti olarak bir aktivite yaptığımız zamanda karşılık görmüyor çünkü karşı taraf ‘vatandaş rahatsız değil’ diyor ve vatandaşı yanına çekmiş oluyor.”
“Her Sorunda Birlikte Mücadele Edeceğiz”
Milletvekili Adıgüzel, “Kaz dağlarında Adalet Yürüyüşünde olduğu kadar insan vardı. Milletvekilleri, sanatçılar vardı çok sayıda vatandaşımız vardı. Kamuoyuna kendinizi gösterirseniz ve ses getirirseniz yaptığını durum ses getiriyor. Biz burada bu durumu yaptığımız zaman vatandaş burada yoksa çok ciddi sıkıntı demektir. Yani burada bilinci arttırmak gerekiyor. Çanakkale’de her billboard ’da kaz dağları var. Nedeni ise vatandaşın algısı yüksek olsun diye ve bilinç artması için. Biz burada ise kahve sohbetlerinde, küçük toplantılarda konuşarak konuşturarak halkın bilincini arttıracağız. Bundan sonraki süreçlerde de hep birlikte olacağız her sorunda birlikte mücadele edeceğiz.” diye konuştu.
“Demokratik anlamda bir kazanım elde ettik”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, bayramlaşma töreninde yaptığı konuşmada ilk olarak 31 Mart Yerel Seçimlerini değerlendirdi.
Seyit Torun, “Bir 31 Mart sürecini yaşadık ve gerçekten hep beraber bir başarıya bir olumlu gidişata imza attık. Burada herkesin bir başarısı var. Sadece CHP ve partimiz olarak değil, bir demokrasi bileşenleri adına Türkiye’de tek adam rejimine karşı duranlar adına artık hakkı hukuku ve özgürlüğü gözetenler adına hep birlikte bir başarı elde ettik. Bunu sürdürmemiz lazım. Artık korku duvarları yıkıldı, bazı anlayışlar değişti. Bizim geçmişte sağladığımız ve oraya koyduğumuz çalışmayı büyüterek devam ettirmek zorundayız. Demokratik anlamda bir kazanım elde ettik ve bunu sürdürmemiz lazım. Bunu sürdürmenin yolu da geçmişten bu güne kadar yapmış olduğumuz çalışmaları devam ettirmek. Ben inanıyorum önümüzde ki süreçte mutlaka demokrasi, adalet kazanacak ve bu ülkede birlikte yaşamak isteyen bir arada olmak isteyen bizler kazanacağız.” dedi.
“Süreci Doğru Yönetmeliyiz”
Konuşmasında özellikle CHP olarak dikkat edilmesi gereken konuları ve başarı sağlamak için yapılacak adımları dile getiren Seyit Torun, “Eğer doğru yöntem ve stratejileri uygularsak başarırız. Biz iktidara ay bir partiyiz. Biz bu ülkeyi yönetmek istiyoruz. Biz bu ülkenin sorunlarını çözmeye talibiz. O nedenle de bütün çalışmalarımızı bir stratejiye oturmak ve bir süreci doğru yönetmek zorundayız. Herkesin bildiği gibi artık iki eksenli bir siyasetle karşı karşıyayız. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, bize dayatılan sistem artık yüzde 50 + 1 ‘in seçimi. Bizde bu 50+1 ‘in gereğinin yerine getirmeksek ve bu süreci yönetemezsek oyumu arttırmanın bir önemi yok. Ama bizim bu ülkeye demokrasiyi getirene kadar, tek adam rejimini ortadan kaldırana kadar mutlaka bütün demokrasi bileşenlerini bir araya getirmek, birlikte hareket etmek ve bu mücadeleyi büyütmek zorundayız. Buna zarar verecek her şeyden de kaçınmak zorundayız. Karşımızda ceberut ve gerçekten iktidarda kalmak ve o yetkileri kullanmak adına her şeyi yapabilecek bir yönetim var. Bizimde akılla, bilgiyle ve çalışmayla doğru yönetmemiz lazım.” diye konuştu.
“Fındık Konusunda Tedbirler Alınmalı”
Fındık konusunda sürdürülebilir bir politika oluşturulmak zorunda olduğunu ve tedbirler alınmazsa ilerleyen yıllarda fındık ithal edileceğini vurgulayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, “Elbette ki şuanda fındık konusunda üreticimiz memnun gibi gözüküyor ama ileriki günlerde bazı söylediklerimizin haklı olduğu çıkacak. Fındıkta bir kartel oluşmuş ve al gülüm ver gülüm yapıyorlar. Üreticimizde devamlı olarak o mağduriyeti yaşıyor. Biz üreticinin sorunlarını dile getiriyoruz, olması gerekenleri söylüyoruz ama maalesef şuana kadar ya biz iyi bir anlatma yöntemi bulamadık ya da anlaşılamadık ama mesele bu senenin meselesi de değil. Sürdürülebilir bir politika oluşturmak zorundayız. Artık bu çağda uydudan her şeyin kontrol edildiği; bilginin insana her türlü imkanı sunduğu bu dönemde bizim doğru planlama yapmamız lazım. 10 yıl önce ‘bu ülke mercimek, saman ithal edecek’ deselerdi kimse inanmazdı. Bende diyorum ki bu ülke bu politikalarla 10 yıl sonra fındık ithal edecek. Öyle bir duruma geleceğiz artık. Ama bu tedbirleri bugünden alıp süreci doğru yönetmeliyiz. Bizlerde bu noktada elimizden geldiğince kamuoyunu bilgilendirmeye ve süreci takip etmeye çalışacağız.” diyerek konuşmasını bitirdi.
Haber: Gökçe YEŞİLLER
